Belki de sen şu anda 20’li yaşlarının başındasın, belki ortasında belki de sonlarına doğru yaklaşıyorsun… Belki üniversiteye yeni başlamış, belki bitirmeye yaklaşmış belki de mezun olup iş hayatına atılmışsın…

Hayatının en heyecanlı, en verimli, en genç, en güzel yıllarında olduğunu söylemeliyiz. Peki Allah’ın bir lütuf olarak sana bahşettiği bu yılları nasıl değerlendiriyorsun? Bu soru aklının bir köşesinde duru versin, biz sana gardırobunun ve dahi çeşitli durumlara göre stilinin nasıl olması gerektiğini asgari şekilde anlatalım…

20’li Yaşların Duru Güzelliği

Öncelikle cildin senin en kıymetli hazinen ve ona nasıl davranırsan ilerleyen yıllarda geri dönüşünü paralel şekilde geri alacaksın. Cildin ilerleyen yaşlarında bozulursa geri dönüşü oldukça zor, pahalı ve bazen de imkansız. O yüzden merdivenaltı diye tabir ettiğimiz içerisinde ne olduğu belli olmayan kozmetik ürünlerini asla kullanma. Yüzün o kadar duru ve güzel ki her gün kat kat fondötenlerle, kapatıcılarla cildini boğma. Hele ki akne problemin var ise üzerini kapatmak için badana yapma. Kozmetiğe ilgin elbette ki olabilir fakat her şeyin yeri ve zamanı olduğu gibi makyajın da yeri ve zamanı vardır. Unutma ki duru yüzüne uyguladığın her bir kimyasal ürün yaşını olduğundan çok daha büyük göstermekle birlikte cildini de yıpratacak.

20’li Yaşların Özgür Renkleri

Gardırobundaki renkler kesinlikle senin tercihin. Kendini hangi rengin içerisinde mutlu ve güzel hissediyorsan o rengi giy. Sürekli siyah giydiğin için sana “neyin matemini tutuyorsun” diyenleri ya da renkli ruhunu dışa vurarak pembeleri, yeşilleri giyiyorsun diye “deli kızın çeyizi gibi olmuşsun” diyenleri duyma. Dışarıdakiler her zaman konuşur. Şu renkle şu renk giyilir diye kesin bir kural yok, her şeyin moda olduğu bu zamanda da olması imkansız.

20’li Yaşların Dinamik Gardırobu

Gelelim gardırobuna… Eğer üniversite öğrencisi isen rahatlık senin için ön planda olmalı. Dersten derse koşarken, vizelerden ve finallerden başını kaldıramazken, bir de üstüne toplu taşıma araçlarını kullanırken topuklu ayakkabı giyme. Tabii ki bu tarz ayakkabıları tercih ediyorsan özel günlerinde sana eşlik etmesi için dolabında bulundur. Fakat gündelik hayatta buna gerek yok. Bunun yerine ayak sağlığını koruyan ve aynı zamanda şık olan sneaker’lara yönelmelisin. Bütçene göre her markada bulabileceğin uzun gömlek, sweatshirt, bol jean pantolon, uzun hırka ve renk renk, çeşit çeşit farklı dokulardaki şal ve eşarplar gardırobundaki temel unsurlar olmalı. Birbirinden güzel ve farklı sırt çantalarının rahatlığını anlayınca kol çantalarına geri dönüşün zor olacak bizden söylemesi. Ama kol çantalarında da ihtiyacına göre bin bir çeşit var.

20’li Yaşların Şık Ofis Stilleri

Eğer okulu bitirip iş hayatına atıldıysan sana iki seçenek gösterebiliriz. İlki klasik ve şık, ikincisi spor ve şık.

Hemen birinci seçenekten başlayalım… Vücuduna uygun blazer ceket seni yarı yolda bırakmayan en sadık arkadaşın olacak. Altına giydiğin jilet gibi sigaret pantolon ya da yarı kloş etek ile -A pile de olur- şıklığın adımlarını oluştururken ince topuk stilettoların ve çizgili eşarbınla klasik ve şık iş kadını imajını yakalamış olacaksın. İpek gömleği ve saati de unutmuyoruz tabii.

İkinci seçeneğimize gelecek olursak, yine vücuduna uygun uzun blazer ceketini her daim içindekileri değiştire değiştire giyebilirsin. Bu sefer işler biraz değişiyor ve ceketin içerisinde tişört ya da bluz giyerek o ciddi havayı kırıyorsun. Altına pliseli ya da pileli eteği tercih edebilirsin. Ayakkabı olarak tüm moda dünyasının bağrına bastığı sneaker‘ları sen de bağrına bas ve kombinlerinde kullan. Kollarında arm party çılgınlığı yapmak en doğal hakkın. Ve tabii ki ister pamuklu ister ipek dokusundaki şalınla birlikte oldukça rahat ve şık kombinini tammalayabilirsin.

20’li Yaşlarda Davet Şıklığı

Okul ve iş tamam. Peki ya özel günlerde nasıl giyinmelisin? Düğünlerde “gelinin kız kardeşi” modundan çıkmalısın. Işıltılı bir görünüm isteyebilirsin fakat bunu bütün kombinine ve hatta makyajına ve hatta başörtüne yansıtıp disko topuna dönüşme. Özellikle kuaförlerin kafanın üstünde bir kafa daha olacak şekilde yaptıkları türbanlar feci şekilde demode! Bir de bunları naylon saten eşarplarla bonelerle yapanlar var ki evlerden ırak.

Peki ne yapmalı? İpek saten uzun elbiseleri, etek kısmı ışıltılı tüllü uzun elbiseleri özel günlerinde tercih edebilirsin. Çok klasik model olan peplum ceket/kalem eteği de farklı kumaşlara uyarlayarak değerlendirebilirsin. Payetli bir şeyler giymek istiyorsan bunu tek parçada kullanmalısın. Örneğin; payetli ceket, kumaş etek. Eşarp takıyorsan pudra tonlarını ve çiçek desenlilerini tercih edebilirsin. Şal konusunda da eğer ki şalın ipek ise ucundaki püskülleri kes ya da sakla, canım elbiseden aşağı püskül gibi sallanması hiç hoş değil. Elbisenin kumaşına/rengine uygun ek bir kumaşı da şal olarak kullanabileceğini unutma.

Ve son olarak göz açıp kapatana kadar 20’li yaşlarının geçeceğini unutma. Bu yüzden seni üzen, kıran ve yıpratan her şeyin üstesinden gelmeyi de öğren. Bu yaşlarını üzülerek değil, ailenle birlikte mutlulukla geçir. Ve kendine yakışanı giy.

Yazı: Munise Boz