4 yılda bir yapılan olimpiyatların coşkusu bu yıl Rio’da yaşandı. Her olimpiyatta büyük bir heyecan ve hevesle izlemeye başlasam da genelde hayal kırıklığıyla izleme isteğim gidiyor. Daha başarılı olmalıyız, daha iyi sporcular yetiştirmeliyiz temennileriyle bir sonraki olimpiyatı dört gözle beklesem de yine olmuyor yine yine yine.
Olimpiyatlar bittikten sonra bilindiği üzere aynı ülke paralimpik oyunlara ev sahipliği yapıyor. Paralimpik oyunlar engelli sporcuların engel düzeylerine göre kendi aralarında kategorilere ayrılarak yarıştıkları oyunlardır. Onlara karşı o kadar hayranlık besliyorum ki belki fizyoterapist olmamla belki engellilerle ilgili sürekli empati yapmaya çalışmamla ilgilidir. Engellerini hiçe sayarak öyle hayat enerjisiyle yarışıyorlar ki o an dünya 1-2 dakikalığına olsa da duruyor. Bu seneki paralimpik oyunların da sonuna geldik. 79 sporcuyla katıldığımız oyunlardan 3 altın, 1 gümüş ve 5 bronz madalyayla 34.sırada tamamladık. 79 sporcunun hepsini cesaretlerinden ve azminden dolayı tebrik ediyorum, madalya kazanan sporcularımıza ise bize bu gururu yaşattıkları için teşekkür ediyorum. Sonuçlar bizim açımızdan iyi mi? Bence değil. Bir kere çok az sporcuyla katıldık. Ve belli başlı kategoriler dışında başarı elde edemiyoruz.
Ülkemizde spor kültürü zaten yerleşmemişken birde mevzu engelliler olunca toplum olarak kör, sağır, dilsiz oluyoruz. Yapmayın! Herkesin yaşamak için bir amaca ihtiyacı var. Engelli bireylerin neden olmasın? Evladı, kardeşi, komşusu, arkadaşı engelli olan herkesi duyarlı olmaya davet ediyorum. Onları spor yapmaya teşvik edin. Bir şeyler başardıklarını gördüklerinde o engel onlar için artık engel olmayacaktır.
Görme engelli birinin sadece gözleri görmüyor. Bacakları, kolları sağlıklı. Neden iyi bir yüzücü olmasın? Yürüyemeyen birinin sadece bacakları engelli. Kolları, gözleri sağlıklı. Neden iyi bir masa tenisi oyuncusu olmasın? Artık bazı şeyleri aşmamız, dünya görüşümüzü genişletmemiz lazım. Devletimizin bu konuda desteği var ve eminim artmaya da devam edecektir. Yeter ki siz niyetlenin. Yeter ki amacınız olsun.
Biz fizyoterapistler olarak sizi hazırlamaya hazırız. 2020’de Tokyo’da yapılacak olimpiyatlarda daha çok marşımızı duymak, daha çok bayrağımızı görmek istiyorum. Bunu yapabiliriz. Engelli bireyleri tek düze bir hayat yaşamaya mahkum etmeyin. Onları hayata kazandırın. Ya da hayatı onlara kazandırın. Engel bedende değil zihindedir. Zihinde aşıldıktan sonra her kapı açılır.
Sevgili anneler; bu konuda en çok görev size düşüyor. Engelli çocuklarınızı nasıl canınızdan çok sevdiğinize şahit olmuş biri olarak onların mutluluğu için onları spor yapmaya teşvik edin. Siz annesiniz, ne engelleri aştınız. Bunu da yapabilirsiniz, çocuğunuza hayat vermek için yapmalısınız.
Bu vesileyle olimpiyatlarda görev alan sevgili hocalarımı da tebrik etmek, emeklerinden dolayı teşekkür etmek istiyorum. 2020 için daha büyük hedeflerimiz olsun. Hayat vermemiz gereken, elinden tutmamızı bekleyen çok engelli bireyimiz var. Onlara hayat ışığı olmaya var mısınız?
Daha sağlıklı bir yaşam için profesyonel destek almak isterseniz humeyraekiz@hotmail.com ‘a e-posta gönderebilirsiniz.
Yorumlar