Ahmet Haşim’in “Müslüman Saati” isimli bir yazısı vardır. Değişen saat sistemiyle beraber hayatımızdan hangi değerlerin ve ritüellerin eksildiğini anlatır. Eskiden kelimelerle ifade ettiğimiz ve bize hatırlattığı değerler olan saatleri, sadece bir rakamdan ibaret saymaya dönüşün hüznünü anlatır. Ve şöyle bitirir yazısını:
“…şimdi Müslüman evindeki saat, başka bir alemin vakitlerini gösterir gibi, bizim için gece olan saatleri gündüz ve gündüz olan saatleri gece renginde gösteriyor. Çölde yolunu şaşıranlar gibi biz şimdi zaman içinde kaybolmuş kimseleriz.“
Üstelik bu hissiyat sadece saatlere değil tüm zamana yayılmış bir haldedir. Peşi sıra birbirini kovalayan ve mevsimde yeri değişmeyen aylar birbirini kovalıyor. Sanki birbirinden farksız seneler geçip gidiyor ömrümüzden. Oysa Ahmet Haşim’den esinlenip söylersek Müslüman takvimi öyle mi? Çölde yolunu şaşıran bizler… Şimdi zamana bakalım bir.
Üç aylar… Mevsimi/zamanı her sene değişse de ömürde hep bir bahara işaret eden mübarek üç aylar geldi. Recep…. Şaban…. Ramazan. Sanki bir yılın ve hatta bir ömrün küçük bir numunesi gibi. Doğma, büyüme ve erme. İşte bize de bir fırsat. Kendimizde neyi değiştirip güzelleştirmek istiyorsak, rahmeti bereketi bol bir talim süresi.
İnsanlar için farkında olsun, olmasın zamansal döngülerin ruhsal dünyasında hep bir etkisi vardır. Kendisini yıllar önce etkileyen bir olayın yaşandığı bir zaman diliminden geçerken kendisi hatırlamasa da ruhu aynı zamanda aynı duyguları hissedebilir. O yüzden mevsimsel ve zamansal döngüleri sadece birer isim ve sayıyla adlandırarak değil, onları anlamlandırarak faydalı kılabiliriz. Eskileri düşünün mesela, ayların isimleriyle değil inanç ve kültür dünyalarıyla ölçerlerdi zamanı. Ekin zamanıydı, hasat zamanıydı, bademler çiçek açmış, dutlar meyve vermişti. Ramazan’dı. Hiç bu şekilde anlamlandırılmış bir zamanla sıralandırılmış bir zaman insana aynı hissiyatı ve yaşanmışlığı verir mi?
İşte şimdi, o bir nefes aradığımız zamanlarımıza bir anlam katma vakti. Herkesin yaşadığı gibi değil, kendinizin tohumlarını ekeceği ve çiçeklendireceği şekilde yaşama vakti. Bir ümit vakti. Yeni başlangıçlar. Ve yeni anlamlara kavuşma vakti. Mübarek olsun.
Yorumlar