Çocuğunuza İsim Verirken Nelere Dikkat Ediyorsunuz?
İsim koymak, insana Allah tarafından talim edildi. Ancak bizler çocuğumuzu dış dünyaya hangi anlamdaki isimle tanıtıyoruz? Farklı ve sıra dışı mı, yoksa Kur’an’da yer alan fakat anlamını bilmediğimiz bir adla mı?
Hz. Âdem, Hz. Havva, Hz. İsa ve Hz. Yahya (as)… Bu mübarek zatların ortak özelliği yaratılışlarındaki mucizeler. Hz. Âdem ve Hz. Havva, annesiz ve babasız yaratıldı, Hz. İsa da babasız dünyaya geldi. Hz. Yahya ise çok yaşlı bir anne-babadan yani tabiî doğum kanunlarının dışında gözlerini dünyaya açtı. Kur’an’da bize rehber olarak anlatılan bu zatların bir diğer özelliği ise isimlerinin Allahu Teâlâ tarafından verilmiş olması. Hz. Âdem’e isimlerin öğretilmesi ve bizzat Rabb’imizin esma-i hüsnasının bulunması bir varlığa değer atfetmenin, isimle gerçekleştiğinin delili.
Buradan anlıyoruz ki isim koymak, insana Rabb’imiz tarafından talim edilen bir fiil. Ayrıca Cenâb-ı Hakk’ın yarattığı varlık türleri arasında sadece adem, tek tek ayrı bir isme sahip. Çünkü her insan Rabb’imizin katında âlemlerin bir fihristi olarak görülüyor. Dolayısıyla onu aramak da sıradan bir iş değil. Bu sebeple dinimizde çocuğuna güzel bir ad koymak, anne-babanın en büyük üç vazifesinden biri olarak kabul ediliyor. Diğer vazifeler ise çocuğa baliğ oluncaya kadar dininin öğretilmesi ve onu evlendirerek Müslüman bir aile yuvası kurmasını temin etmek.
“Sizler kıyamet günü isimlerinizle ve babalarınızın isimleriyle çağrılacaksınız. Öyleyse isimlerinizi güzel yapın.”
hadis-i şerifi de çocuklara güzel isim koymanın ne kadar önemli olduğunu ifade etmesi açısından dikkat çekici. Peygamberimiz (sav), hayat-ı seniyeleri boyunca isim koyarken güzel ve anlamlı olmasına hassasiyet göstermiş. Rasûlullah, kötü anlama gelen ve anlamsız adları ise değiştirmiş.
İsim, Çocuğun Psikolojisini Etkiliyor
Anlamsız ya da kötü isimlendirmeler, dinen uygun olmadığı gibi çocuk üzerinde de zihinsel ve psikolojik olumsuz etkilere sebebiyet veriyor. Bu tür isimlerin çocukta düşük benlik algısına yol açabildiği gibi yeterince başarılı olamamasında da rol oynuyor. Dolayısıyla çocuklarına anlamsız isimler veren aileler, onları farkında olmadan duygusal çatışma ve problemlere sevk ediyor.
Ayrıca bazı isimler çocuğa ağır gelebiliyor. Kelimelerin titreşimleri madde üzerinde tesir ediyorsa insan üzerinde de etkili olması muhakkak. Dolayısıyla çocuğa verilen bir ismin verdiği titreşimler, çocuğun ruh dünyasına ağır gelebilir ve çocuk bu ağırlığı taşıyamayarak ruhsal bir bozukluk yaşayabilir. Özellikle Allah’ın isim ve sıfatlarının çocuğa ad olarak ağır gelebileceği için erkek çocuğuna Yaradan’ın isim ve sıfatları ad olarak verilecekse başına ‘abd’ kelimesi getirilmesi gerekiyor. Mesela ‘Rahim’ ismi düşünülüyorsa ‘Abdurrahim’ adı koyulması daha uygun. Eğer kız çocuklarına Rabb’imizin isim ve sıfatları koyulacaksa çift isim verilmesi lazım. Mesela ‘Nur’ isminin yanına başka bir ad eklenmesi gerekiyor.
Dinimiz isim vermeyi sıradan bir iş olarak görmüyor. Ancak çocuğumuzu dış dünyaya hangi anlamdaki isimle tanıtıyoruz? O adın, dinî ve psikolojik açıdan uygunluğunu biliyor muyuz? Unutmayalım ki dinimizce güzel manalara delalet eden isimlerin makbul, anlam itibarı ile çirkin, kötü ve şirk kokanlar ise insanlar üzerinde olumsuz tesirler meydana getirmeleri sebebiyle mekruh ya da harama yakın mekruh. Tabii şunu da göz ardı etmememiz lazım; çocuklarımıza güzel bir ad vermek kadar onları isminin anlamına uygun yetiştirmek de önem arz ediyor. Öyleyse evladımıza dünyanın en anlamlı ve mübarek ismini de versek O’nun ahlâkıyla ahlâklandırmadıktan sonra ismin anlamı da gidiyor.
Yorumlar