Kişinin kendi kontrolü dışında idrarının tutamaması problemine üriner inkontinans yani idrar kaçırma denir. Birazdan nedenlerini ve tedavi şekillerini anlatacağım rahatsızlık sizde, annenizde, ablanızda, üst kattaki komşunuzda, en yakın arkadaşınızda kısacası çevrenizde birçok kişide sıklıkla rastlayabileceğiniz fakat tedavisi konusunda çok az kişinin sorumluluk sahibi olduğu ciddi bir problemdir. Birilerine anlatırken çoğu zaman ‘Aman kimse duymasın!’la başlayan cümlelerin kurulduğu üriner inkontinans (idrar kaçırma) hayati tehdit oluşturmasa da kadınların fiziksel, sosyal, iş, eğitim, aile ve cinsel hayatlarını etkileyen ve yaşam kalitesini azaltan önemli bir sağlık problemidir.

Stres üriner inkontinans, gülme, öksürme, hapşırma, egzersiz yapma, vb. durumlarda istemsiz idrar kaçırmadır. Mesane kaslarının aşırı aktivitesine bağlı olarak ortaya çıkan urge üriner inkontinansta ise tuvalete gitme ihtiyacı hissedildiği anda tuvalete yetişemeden idrar kaçırma söz konusudur. Stres inkontinansla urge inkontinansın birlikte bulunması ise miks tip üriner inkontinans olarak isimlendirilir.

Kadınlarda idrar kaçırmanın nedenleri

Üriner inkontinans gelişmesinde yaşlanma, travmalı doğum, üç veya daha fazla doğum, erken yaşta doğum yapmak, kadın olmak, menopoza girmek, sigara, obezite, jinekolojik cerrahi operasyon geçirmek, fiziksel inaktivite tetikleyici risk faktörlerindendir.

İdrar kaçırma nasıl tedavi edilir?

Hastalığın şiddetine göre uygun bir tedavi metodu seçilmektedir. Konservatif ya da cerrahi tedavi seçilerek hastanın normal yaşantısına dönmesi arzulanır. Konservatif tedavide diyet, mesane eğitimi, pelvik taban kas egzersizleri, biofeedback, vajinal kon uygulaması, elektrik stimülasyonu ve medikal tedavi uygulanmaktadır.

Üriner inkontinansta diyet olarak kafeinli yiyecek ve içeceklerin kısıtlanması (çay, kahve, kola, çikolata vb.), günlük sıvı ihtiyacının düzenlenmesi, lifli gıdaların tüketilmesi önerilse de diyetisyeninize danışıp kendinize özel programın çizilmesi daha uygundur. Medikal tedavide, doktorun önerdiği ilaçların düzenli olarak kullanılması önemli bir yere sahiptir.

Hangi Egzersizleri Yapmalı?

• Pelvik taban kas egzersizlerinin yapılması basit olmasına rağmen tedavide önemli bir yere sahiptir. İdrarınızı tutar gibi pelvik taban kaslarınızı 10 sn kasıp takiben 10 sn dinlendirme olarak yapılır. Günün her saati otururken, otobüste, mutfakta yemek yaparken kolaylıkla yapacağınız bir egzersizdir.
• Asansör egzersizi dediğimiz egzersiz de ise idrarınızı tutar gibi pelvik taban kaslarınızı kademeli olarak kasıp tekrar kademeli olarak gevşemesini sağlamanızdır.
• Biofeedback yöntemi ise daha çok pelvik taban kas egzersizlerinin doğru uygulanmasını hastaya öğretmek için kullanılır. Elektrik stimülasyonu uygun akım seçeneğiyle kas kuvvetini artırmak ve siniri uyararak fizyolojik etkilerinden yararlanmak için kullanılır.
• Vajinal kon uygulaması da kas kuvvetini artırmak için kullanılan bir yöntemdir. Mesane eğitimi de idrar tutma kapasitenizi ve idrarınızı tutma kontrolünü artıran bir tedavi metodudur. Bu uygulamalara tedavi için gittiğiniz kliniklerde kolaylıkla ulaşabilirsiniz.

Eğer, sizde ya da çevrenizdeki herhangi birinde üriner inkontinans belirtisi varsa vakit kaybetmeden kadın hastalıkları ve doğum uzmanına danışıp, muayene olunuz. Doktorunuzun yönlendirmesiyle ürojinekolojik rehabilitasyon ekibine kendinizi emanet edebilirsiniz. Fizyoterapist bu ekibin olmazsa olmazlarındandır. Kendine özgü değerlendirmeleri ışığında kişiye özel egzersiz ve diğer tedavi metodlarını uygulayarak yaşam kalitenizin artmasına katkı sağlayacaktır.