Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı Müsteşarı Nesrin Çelik, İslam’ın tanımladığı Müslüman kadın formu ile modernizm kadın formu arasındaki farklılıkların çelişkinin odağına oturduğunu belirterek, “Başörtüsü sorunu bunun en bariz yansımasıdır. Müslüman kadın başını örterek de kendisini çevreleyen modern hayatın bir üyesi olabileceğini iddia ederken, modern dünya bunu anlayamamıştır” dedi.
Çelik, Uluslararası Kadın ve Aile Derneğince (UKADER) düzenlenen “Avrupa’da Müslüman Kadının İmajı ve Karşılıklı Algılamaların Türkiye’nin AB Üyelik Sürecine Etkileri” Kongresi’nin açılışında, kadının tarihteki statüsünden bahsetti.
Modernizmin, gelenek karşısında 20. yüzyılda galibiyet elde ettiğini dile getiren Çelik, Avrupa’nın köklü bir değişim yaşadığını söyledi.
Çelik, pozitivist bilim anlayışı ve seküler hayat tasavvurunun, kadını da erkeği de kendi değer ve kabulleriyle yeniden yapılandırdığını ifade etti.
– “Modern dünya, Müslümanların modern olmak iddialarını anlamakta zorlanıyor”
Müslümanların, modernleşirken bazı sıkıntılar yaşamasına rağmen, bu süreci başarıyla yönettiğini anlatan Çelik, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Modern dünya, Müslümanların otantik görünümünü koruyarak modern olmak iddialarını anlamakta zorlanmştır, halen de zorlanmaktadır. Müslümanların giyim kuşamını, günlük hayatını, insan ilişkilerinin muhtevasını ve sosyal ilişkileri gibi görünür olan dinsel içeriğini modern görüntü kriterine uygun bulmamışlardır. Tartışmalar daha çok görünüm üzerinde olmuştur. İslam’ın tanımladığı Müslüman kadın formu ile modernizm kadın formu arasındaki farklılıklar çelişkinin odağına oturmuştur. Başörtüsü sorunu bunun en bariz yansımasıdır. Müslüman kadın başını örterek de kendisini çevreleyen modern hayatın bir üyesi olabileceğini iddia ederken, modern dünya bunu anlayamamıştır.”
Çelik, ön yargıların büyük bir bölümünün bu iki dünyanın yeterince birbirini tanıyamamasından kaynaklandığını dile getirdi.
Batıda İslamofobi’nin geniş kitlelerce kolayca karşılık bulduğuna dikkati çeken Çelik, bu algının kadın boyutunun da oldukça sorunlu olduğunu kaydetti.
Çelik, bu algıya karşı öncelikle Müslümanların mücadele etmesi gerektiğini vurgulayarak, “İslam’da kadının durumu Kur’an’daki hakikatler ve Peygamber efendimizin uygulamaları ışığında tanımlanıp sosyal, siyasi ve kültürel hakları kadına teslim edilmelidir” dedi.
Nesrin Çelik, Türkiye’de yasalar çerçevesinde kadının hakları, statüsü, sosyal hayata katılımı, aile içindeki pozisyonunun birtakım problemlere rağmen, İslam dünyası için ilham verici bir seviyede olduğunu sözlerine ekledi.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın kızı Esra Albayrak’ın da katıldığı kongrede, Fransa, Almanya ve Lüksemburg’da “Avrupa’da Müslüman Kadın Algısı” üzerine yapılan sokak röportajının yer aldığı film gösterildi.
Kaynak: (AA)
Yorumlar