İnsanın içini kıpır kıpır eden havalar da artık geldiğine göre, gezme planları yapma zamanı da baş gösterdi demektir. Zamanını yalnızca bir otele gidip, denize girerek geçirmek istemeyenler ve alternatif gezi planları oluşturmak isteyenler için ise ülkemizin dört bir yanında bir çok seçenek bulunuyor. Denize komşu ilçeleri, yaz aylarında gezmesi keyifli beldeleri, köyleri, adaları ve çeşitli festivalleri ile ülkemiz birçok imkanı bünyesinde bulunduruyor ve yerli-yabancı turistlerin kullanımına sunuyor. Biz de bu yazımızda bu yaz nereye, ne zaman ve nasıl gitmeli diye soruyor ve bu sorulara cevaplar veriyoruz.
Sahillerin doyulmaz incileri, eğlenceli ve kültür dolu festivalleri
Ege sahilleri muhteşem doğası, tertemiz denizi ve antik eserleriyle her daim gözde tatil rotalarından biri olmaya devam ediyor. Ege denince akla ilk gelenlerden birisi de elbette İzmir oluyor. Çeşme, Alsancak gibi tatilcilerin çokça tercih ettiği sahil kıyılarının yanı sıra, bir çok festivale de ev sahipliği yapıyor. Bunlardan bir tanesi ağustos ayında yapılan Çandarlı Kültür ve Sanat Festivali. Bu yıl 16-17 Ağustos tarihinde gerçekleştirilecek olan festivalde, yelken ve sörf gösterileri, satranç yarışmaları, çeşitli konserler ve Manisalı Şehzadeler Mehter Takımının yer aldığı kortej yürüyüşü gibi etkinlikler gerçekleştirilecek.
İzmir’in sakin şehri olarak da adlandırılan Seferihisar, doğal ürünler satın alabileceğiniz, güzel bir hava ve pırıl pırıl bir denize sahip kıyılarında hoşça vakit geçirebileceğiniz, gürültüden uzak sokaklarında rahatça ve huzurla dolaşıp kafanızı dinleyebileceğiniz bir yer.
Assos’ta bulunan ve ülkemizin en temiz ve güzel denizlerinden birisine sahip olan Kadırga Koyu, çok kişi tarafından bilinmiyor olması ve yapılaşmanın izin verilmediği sit alan olması sebebiyle sakin plajlara sahip. Bu nedenle de, rahat bir tatil tercih edenler için oldukça iyi bir alternatif olarak karşımıza çıkıyor. Ayrıca tarihi dokusuyla Assos da, akşam üstü gezmeleri için rota hesaplamalarında yer alabilir.
Ege ve Akdeniz kıyıları deyince elbette Fethiye’yi de atlamak olmazdı. Girintili çıkıntılı sahil yapısı nedeniyle bir çok sakin koy bulabilmek ve rahatça denize girebilmek için uygun olan beldede, Kelebekler Vadisi, Ölüdeniz gibi oldukça popüler olan yerler de mevcut.
Akdeniz’in bir diğer incisi Hatay’da ise, sakin yapısı, el değmemiş doğası ve sükunetli atmosferiyle Arsuz bulunuyor. Her şeyden uzak rahat bir tatil geçirmek isteyenler için ideal bir sahil kasabası olan Arsuz, doğal beslenme ve doğal yaşamın da yaşanabileceği bir yer.
Yüksek sıcaklıkları ile meşhur Adana’da ise sakin bir kasaba olan fakat hareketli balıkçılık faaliyetlerini bünyesinde barındıran Yumurtalık sahil kasabası bulunuyor. Farklı bir tatil yapmak isteyenler için biçilmiş bir kaftan olan kasaba, bir çok antik dönem tarihi yapılara ve muhteşem bir denize de sahip.
Tatil planlaması yaparken elbette Karadeniz’i de göz ardı etmek olmazdı. Yemyeşil doğası, hırçın denizi, tadına doyulmaz manzaraları ile cennet gibi yerlere ev sahipliği yapan bölge bir çok tatil imkanını da yerli ve yabancı turistlere sağlıyor. Bir çok yaylanın bulunduğu bölgede tabi ki en çok bilineni ve konaklama açısından en rahat olanı elbette Ayder Yaylası. Bir kartpostalı andıran doğası ile fotoğraflamaktan kendinizi alamayacağınız ve şöyle bir izlediğinizde bütün sorunlardan arındığınızı hissedeceğiniz güzellikte bir yer burası. Buna ek olarak Trabzon, Ordu, Artvin ve Giresun’da da bir çok yayla ve doğal alan bulunuyor.
Yaz aylarında Karadeniz’in yaylalarında düzenlenen yayla festivalleri de çok eğlenceli anların yaşanmasına olanak sağlıyor. Temmuz ve ağustos aylarında, Trabzon ve Gümüşhane’de kemençeler ve horonlarla kutlanan bir çok festival organize ediliyor olması da tatil planlarınızda aklınızda bulundurabileceğiniz hususlardan bir tanesi oluyor.
Seyahat Editörü Esra Ünal
Yorumlar