Asırlardır dünyanın en değerli yünü olarak kabul edilen kaşmir, Himalayalar’da konumlanan Kaşmir bölgesinde yetişen nadir bir keçi türünün yünü olarak biliniyor.
Nadir bulunması ve zahmetli bir işleme sürecinden geçiyor oluşu, kaşmirin değerli bir ürün olmasını sağlıyor.
Cashmere in Love markası da böylesine değerli olan kaşmirin, insan teninin en rahat emanet edilebileceği dokuya sahip olduğunu düşünerek sadece bunun üzerine tasarımlar yapıyor.
Sadece kaşmir üzerine odaklanan marka, kendini tekrar etmekten kaçındığı için her seferinde daha fazla araştırma yaparak yeni tasarımlarını çıkarıyor.
Teması ‘Geçişler’ olan Cashmere in Love 2015/16 Sonbahar Kış koleksiyonunun esinlendikleri arasında dağlarda var okyanuslarda…
Doğadaki ‘S’ formların karşılığı karla kaplı bir dağ yamacında bıraktığınız iz de olabilir sörf yaparken dalganın devamlı değişen formu da, enerjinin dışa vurumudur diyen tasarımcı bunu somutlaştırarak koleksiyonuna taşıyor.
Markanın zarif stili, net ve sade hatlar üzerine kurulu. Önden yırtmacı olan uzun kırmızı kazak ve kaşmir pantolon gördüğünüz ilk andan itibaren giyinme hissi uyandırıyor.
Sadece kaşmir üzerine çalışılsa da ipek ve koton gibi doğal dokularında yardımcı olduğu tasarımlar gözlerden kaçmıyor.
Yorumlar