Bütün yıl boyu çalışan, yorulan, sıkılan, bunalan bizler, yazları şöyle güzel, mümkünse uzun, bol eğlenceli, bol dinlenmeli bir tatili hak ediyoruz. Bütün yılın yorgunluğunu üstümüzden atabileceğimiz, gönlümüzce gezip, yeni yerler keşfedip, huzuru ve mutluluğu soluklayabileceğimiz bir tatille yeni yıla bomba gibi girmeyi düşlüyoruz. Fakat bunun için her zaman büyük bütçeler ayıramayabiliyoruz.
Tam da bu yazımızdan sonra tatil sezonunda fırlayan fiyatların ve okulların kapanmasıyla katlanan otel ücretlerinin bizi vazgeçirmesine izin vermiyoruz! Hangi aylarda, nerelerde tatil yapmak gerekir? Nasıl etkinliklerle çok masraf yapmadan keyifli vakit geçirilir? Astronomik otel masrafına girmeden nasıl deniz-kum-güneş üçlüsünün tadına varılır? Tüm bu soruların cevabı için yazımıza buyurun…
Tatilinizi Baharda Yapın Kazançlı Çıkın
Okulların kapanıp, havanın ısınmaya başladığı özellikle temmuz ve ağustos aylarında fiyatla cep yakan rakamlara ulaşabiliyor. Bunu engellemede akla gelen ilk seçeneklerden biri de bahar tatilleri oluyor. Özellikle okulla bağı olmayan aile ve bireyler için yıllık izinlerin ya da tatil planlarının Nisan’ın son haftaları ya da Mayıs’ın ilk haftaları ile, havanın sıcak olmaya devam ettiği fakat tatilci yoğunluğunun azaldığı Eylül’ün ikincisi haftası ve Ekim’in başları gibi zamanların seçilmesi, fiyatların yaklaşık yüzde 20 daha uygun olmasını sağlayacak bir çözüm olacaktır.
Ramazan’ın başlangıç ve bitişine dikkat!
Birçok işletme, son yıllarda yaza denk gelen Ramazan ayına dikkat ederek bir takım fiyat değişikliklerine gidiyor. Özellikle Ramazan’dan hemen önceki ve bayramı da kapsayan bitişindeki tarihlerde fiyatlar bir anda uçuşa geçiyor. Bu tarihlerde tatil planlamasından kaçınarak, astronomik fiyatlar ödemenin önüne geçebilirsiniz.
Çeşme, Bodrum, Antalya gibi çok popüler yerlerdense Erdek, Ayvalık, Sığacık, Gökçeada tercihleri ile hem daha ucuz hem de daha sakin bir tatil geçirebilirsiniz
Yerli ve yabancı turistlerin ülkemizde en çok tercih ettiği popüler tatil beldeleri Bodrum, Çeşme, Antalya gibi lokasyonlar yerine daha sakin, nitekim daha az kalabalık ve daha uygun fiyatlı ilçeler tatil için düşünülebilir. Bunun için tertemiz sahilleri ve güzel kumsallarıyla Erdek, Gökçeada, Sığacık gibi yerler, maddi ve manevi açıdan daha rahatlatıcı bir tatil için ideal seçenekler arasında yer alıyor.
Pahalı lüks oteller yerine, küçük pansiyonlar
“İlla açık büfe yemek olmalı”, “5 farklı havuzu olmadan asla”, “kendime özel villada konaklamalıyım” gibi beklentileriniz yoksa, şirin pansiyonlar mutlaka göz önünde bulundurmanız gereken seçeneklerden. Gideceğiniz beldedeki pansiyon ve motelleri araştırarak çok daha uygun fiyatlara tatil yapma fırsatı elde edebilirsiniz.
Tatil boyu otelde kalmak yerine, şehri gezip, plajda vakit geçirebileceğiniz; doğayla bütünleşip, yöresel aktivitelere katılabileceğiniz bu tarz seçenekler, klişeleşmiş “yaz tatili” anlayışının da illa ki gerekli olmadığını gösteriyor.
Deniz-kum-güneş değil sakinlik arıyorum diyorsanız…
Yaz aylarında özellikle Ege ve Akdeniz sahilleri en çok rağbet gören yerlerden oluyor. Şimdiden Temmuz ve Ağustos aylarında tüm odaları rezerve edilen oteller, ve kalan birkaç odasının fiyatını artan ilgiden bir hayli yükselten işletmeler cep yakmayan tatil arayışındakiler için en baştan eleniyor. Siz bu yaz sükûnet ve huzuru arıyorsanız ve tatil için illa deniz-kum-güneş üçlüsüne ihtiyaç duymayanlardansanız Gaziantep, Kapadokya, Safranbolu, Şanlıurfa gibi hem tarihi yapıları hem de doğal güzellikleriyle meşhur yerleri tercih edebilir, büyük kalabalıklardan kaçarak, kültürel birikiminize katkıda bulunabilir, keyifli bir tatil geçirebilirsiniz.
Yorumlar