2015-2016 Sonbahar/Kış Paris Moda Haftasının şüphesiz ki en merakla beklenen defilelerinden biriydi Chanel.
Hem koleksiyon hem de enfes gösterisiyle Karl Lagerfeld moda dehası olduğunu bir kez daha gözler önüne serdi.
Paris sokaklarını andıran Gabrielle Bulvarından 6 ay sonra, Cara Delevinge ve arkadaşları Belle Epoque stilinde bir cafe dekorunda çıktılar karşımıza.
Asla fikir kıtlığı yaşamayan Karl Lagerfeld bu sefer Parizyenlere saygı duruşunda bulunarak Chanel için Grand Palais’yi bir brasserie’ye çevirdi.
İzleyenler kendilerini bir zaman makinesinin içinde gibi hissetmeleri olağan bir durumdu.
Karşılarında Karl’ın özgürce karıştırdığı kumaşlardan sofistike ve iddiasız bir kadın stili oluşturduğu aşikardı.
Origami sanatını hepimiz biliriz, ne kadar zor ve el emeği gerektirir. Kumaştan origami sanatı çıkartmak ise her baba yiğidin harcı değildir.
Dokuma zigzaglarla yapılan parçalar bana biraz Missoni’yi çağrıştırsa da oldukça keyifliydi.
Kapitone desenli markanın kendi logo şeklinde olan tokaları stilin en ince ayrıntıda gizli olduğunu bir kez daha vurguladı.
Hazırlayan: Munise Boz
Yorumlar