Dini Nikâh Kıyılırken Nelere Dikkat Etmek Gerekir?

Dini Nikâh Kıyılırken Nelere Dikkat Etmek Gerekir?

Dini Nikah

Dini Nikahla İlgili Bilinmesi Gerekenler

Nikâh, iki kişi arasında meşrû bir akidle kurulan bir anlaşmadır. Birbirine yabancı iki kişi bu akidle artık aralarında belirli kurallar çerçevesinde bir bağ kurmuş olurlar. Aynı zamanda bu iki kişi, kanun önünde bazı mükellefiyetleri kabul etmiş sayılırlar. Dolayısıyla nikâh akdinin resmî makamlarca tanınacak şekilde kıyılması iki tarafın mağdur olmaması açısından büyük önem arz etmektedir. Devlet tarafından kendisine yetki verilmiş olan şahıslar nikâhı kıydıktan sonra evlilik bağı kurulmuş olur.

Dinimiz, nikâhta bazı esaslar belirlemiştir. Kıyılan nikâhlarda bunlara riayet edilmelidir. Birinci olarak, nikâhı kıyacak kimse iki tarafa da birbirlerine evlilik teklifinde bulunmalarını söylemeli, böylece îcap ve kabulün gerçekleşmesini sağlamalıdır. Zira îcap ve kabul, nikâh akdinin rüknüdür. Îcab; bir tarafın evlilik teklifinde bulunması, kabul de diğer tarafın bu teklife olumlu cevap vermesidir. Îcab ve kabulün kendine ait lafızları, ifade tarzları vardır. Taraflar, kendi rızalarıyla îcap ve kabulde bulunmazlarsa akit gerçekleşmemiş olur. Nikâh memurlarının sorduğu “Kabul ediyor musunuz?” sorusuna, tarafların “Evet” veya “Kabul ediyorum” demeleriyle dini nikâh kıyılmış sayılır çünkü bu ifadeler şüpheli bir durumu çağrıştırmaksızın sahiplenmeyi, kabul etmeyi, olumlu karşılamayı ifade eder. İçinde şüphe bulunduran, şüpheyi çağrıştıran, “İnşaallah kabul ederim”, “Kabul edeceğim” gibi ifadeler ise nikâhta câiz değildir, bu ifadelerle dini nikâh gerçekleşmiş olmaz. Îcap-kabulden sonra nikâh akdinin bir diğer şartı, iki erkeğin dini nikâha şahit olmasıdır. İki erkek bulunamaması hâlinde, bir erkek, iki kadının şahitlikleri de yeterli sayılır. Nikâha bizzat şahit olan herkes aslında nikâh şahidi olmuş olur.

Kadın, nikâh akdinin neticesi olarak bir de mihre hak kazanır. Dolayısıyla nikâhtan önce taraflar, mihir miktarı üzerinde anlaşmalıdırlar. Bugün itibarıyla resmî makamların kıymış olduğu nikâhlarda mehir konuşulmadığı için taraflar bu mevzûda hassas olmalıdır. Mihrin konuşulmaması durumunda, evlenmiş olan kadın, mihr-i misile hak kazanır. Yani taraflar mihri nikâhtan sonra öğrenseler veya aralarında konuşmayı unutsalar da bu durum nikâh akdine zarar vermediği gibi kadının mihir hakkını da düşürmez.

Yorumlar

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir