Sabah uyandığınızda iştahsız oluyor, akşamları ise artmış iştah nedeniyle aşırı besin tüketiyor, bununla birlikte ciddi uyku sorunu yaşıyor, uykudan uyanarak kalkıp mutfağa giderek yiyecek bir şeyler atıştırıyorsanız gece yeme sendromuna dikkat etmeniz gerekebilir.

100 kişiden 2’sinde görülen gece yeme sendromunun tanısı ve klinik izlemi zordur. İlk defa 1955 yılında ortaya çıkarılmıştır.

Gece Yeme Sendromunun Belirtileri

• Sabah iştahsızlığı, bir şeyler yememe isteği ve bu nedenle ilk öğünün çok geç saatlere kayması,
• Akşamları ise sabahın tersine artan iştah tablosu ile günlük kalorinin en az %50’sinin tüketilmesi
• Genellikle aşırı karbonhidratlı ve yağlı gıdaları tüketme eğilimi,
• Haftada en az 2-3 kere gece uykusundan uyanma,
• Gece uyanıldığında yüksek kalorili besinlere yönelme,
• Bu tablonun en az 2 ay sürmesi.

Gece yeme sendromu olan kişilerde kortizol seviyesinin yüksek, melatonin (uyku hormonu) seviyesinin ise yeterince yüksek olmadığı bilinmektedir. Bu durum; stres, strese bağlı depresyon, düzensiz uyku, uyku apnesi gibi pek çok sorunun da temel nedenidir.

Gece yemek yeme sendromu olan kişilerin beyinlerinde hareket bölümü aktifken, diğer bölümler uykuyu sürdürmektedir. Bu nedenle bu kişiler genellikle sabah kalktıklarında ne yediklerini hatırlayamamaktadır. Yağlı ve karbonhidratlı besinlere yönelmeleri, kontrolsüz porsiyon tüketimi sebebiyle de bu kişilerde aşırı kilo artışı, obezite, hipertansiyon ve diyabet gelişebilmektedir.

Gece Yeme Sendromunun Tedavisi

Gece yeme sendromu göz ardı edilmemesi gereken, psikolojik boyutları da olan bir problemdir. Öncelikle bu kişilerin psikolog ve/veya psikiyatri desteği almaları doğru rotayı çizme adına son derece önemlidir.

Uyku apnesi gelişen kişiler başta olmak üzere aşırı yağlı ve karbonhidrat içeriği yüksek besinlere yönelim nedeniyle bu kişilerde kilo-boy-yaş-yaşam tarzına uygun bir beslenme programı oluşturulması gerekmektedir.

Gece atıştırmalarının önüne geçmek başlangıçta neredeyse imkansız olduğu için gündüz buzdolabında düzenleme yapılması önerilmektedir. Abur cubur tarzı yiyeceklerin kaldırılması, daha sağlıklı seçimlerin dolaba yerleştirilmesi günlük kalori alımını azaltacağı için kilo alma riskini de minimum düzeye indirecektir.

Sakinleştirici özellikleriyle bilinen ve uykuya geçişi kolaylaştıran melisa, mate gibi bitki çayları akşam yemekten sonra 1’er fincan olarak tüketilmelidir.

Akşam yemeğinden 1,5-2 saat sonra yürüyüş yapılması, uyku öncesi ılık bir duş alınması uykuya geçişi kolaylaştıracak ve kişileri sakinleştirecektir.