Hepimiz iyi biliriz ki itidal orta yoldur. İfrat ve tefrit çalkantıdır, uç noktalardır. Toplum tarafından kabul görmeyen durumlardır. Giyim kuşam ezeli bir ihtiyaçtır. İnsanları diğer canlılardan ayıran en önemli özelliklerden biri de giyim kuşamdır.

Kadın ve erkeğin fıtrattan gelen ar duyguları ile örtünme isteği, insani bir ihtiyaçtır. İnsanın örtünmesi temel ihtiyaç olmakla birlikte bunun yanında, giyim ve kuşam bir iletişim dilidir. Bu dili en iyi şekilde kullanmak ancak estetik değerlerle ölçülebilir. Estetik değerler iyi güzel doğru kavramlarını içinde barındırmasıdır.

Giyim ihtiyacı fıtri ve insani olduğu kadar, dini ve ahlaki boyutlara sahiptir. Mümin ve Müslüman kadın tesettür ilkelerine uymakta, titizlik gösterir. Örtüneyim derken inanç değerlerine ters düşmeyecektir. Tepeden tırnağa başörtüden ayakkabılara kadar, hem dinin ve inancın tesettür normları ile bütünleşecek hemde oluşturmak istediği iletişim dilini doğru güzel ve iyi kullanmalıdır. Yanlış bir imaj oluşturmamalıdır.

Tesettürlü hanımlar evde, işte, dışarıda, çarşıda, pazarda özel davetlerde düğün dernek ve toplantılarda giyim kuşamıyla ve davranışlarıyla soylu bir duruş göstermelidir. Tesettüre harfiyen uyan diğer hanımefendiler bile aşırılıktan kaçınmalıdır. Aşırılık aynı zamanda toplumun maskarası olmak demektir.

Dünyanın değişik coğrafyalarında yaşayan Müslüman kadınlar estetiği tesettür ölçülerinde bir feracede, bir pardesüde, bir çarşafta, bir abiyede hatta bir burkada bile oluşturabiliyorlar. Tesettürlü Müslüman kadınlar göze batmadan giyim kuşamı tercih ederek fitneye sebep olacak duygu düşünce ve davranışlara set çekmektedirler.