Biz hanımlar bazı konularda bilgi eksikliği ya da karmaşası nedeniyle bazen hatalar yapabiliyoruz. Müslüman bir kişi her adımını ve her yaptığı eylemi bilinçli yapmak durumunda. Bu sebeple yaşamımızda attığımız her adımı araştırarak, öğrenerek ve farkında olarak yapmak zorundayız. Kaş aldırmak da bu konulardan biri…

Peki, oldukça yaygın bir eylem olan kaş aldırmak dinen caiz midir? YesilTopuklar.com’da…

Cenab-ı Hak her insanı ayrı bir güzellikte, ayrı bir nitelikte yaratmıştır Allah’ın (cc) verdiği fıtrî ve tabiî güzelliği muhafaza etmek, şükretmek ve uygun gördüğü kadarına razı olmak kulluğun bir derecesi ve işaretidir. İşte bu sebeple hayati ve zaruri bir zorunluluk yoksa vücutta bulunan mevcut, fıtrî ve tabiî durumu değiştirmeye gitmemek gereklidir. Bilinçsizce atılan her adım ağır bir sorumluluk altına girmemize neden olabilir.

Herhangi bir zaruriyet yokken bedeni üzerinde yapılan değişiklikleri şiddetle yasaklayan Peygamberimiz (a.s.m.), başına ilave saç takana, cildine dövme yaptırana, güzelleştirmek maksadıyla dişini inceltip seyrekleştirene, kaş ve kirpiklerini yolan kadınlara, Allah’ın yarattıklarını değiştirdikleri için ilahi rahmetten uzak kalmış olacaklarını bildirmiş ve ikazda bulunmuştur.

Bu konuyla ilgili olarak fıkıh alimleri hadislerden yola çıkarak yüzünde sakal ve bıyık biten kadının onları gidermesinin caiz olacağını ancak kaşları inceltmenin ve doğal şeklinden çıkartmanın, kirpikleri düzeltmenin veya takma kirpik takmanın caiz olmadığını vurgulamışlardır. Çünkü diş, kaş ve kirpik birer aza mesabesindedir. Aslında olmayıp sonradan biten yüzdeki kıllar ise bu sınıfa girmezler. Bu sebeple yüzde biten bıyık ve sakal kıllarının giderilmesinde bir sakınca görülmemektedir. Buna ilaveten bacaktaki kılları almakta da bir sakınca görülmemiştir. Çünkü bu  da kaç gibi uzuv mesabesinden değildir.

Fıkıh kitaplarına geçen hükümler:

Kadınların yüzlerindeki kılları yolması, kaşlarını inceltmesi, kirpiklerini uzatması konusunun şer’i hükmü İslam alimlerini bir hayli meşgul etmiştir. Hz. Peygamber’in (sas) bu konu ile ilgili bir hadisinde; “Allah yüz tüylerini yolan ve yolduran kadına lanet etsin.” (Buhari, ‘Libas’, 84; Müslim, ‘Libas’, 120) buyurmuş olması, bu ifadenin hangi fiilleri kapsadığı İslam hukukçuları arasında tartışma konusu olmuştur.

Alimlerin çoğuna göre; kadının kocasına güzel gözükmek için ve onun izni ile yüzünde, kadınlara mahsus olmayan tüylerin (sakal, bıyık tüyleri) bitmesi halinde bunları alması, güzelleşmek için makyaj yapması, kaşlarının etrafındaki dağınık tüyleri (iki kaş arası, etrafı) alması caiz olup, hadisteki yasak, kadının dışarı çıkmak için, yabancılar için yüz kıllarını yolması ve kaşlarını alması ile ilgilidir.

“İbn-i Âbidin, sakal ve bıyığın kadında fıtrat olmadığını, bu sebeple (eğer çıkarsa) kesilmesinin (müstehab) olacağını beyan etmiştir! Bu kılları gidermenin en uygun yolu tıraş olmak değil, ağda, pudra veya benzeri tıbbî şeylerle yolmaktır.” ( Kadın İlmihali, Mürşide Uysal, s. 370)

“Normal kadın kaşının bir şekli (normal sayılan şekilleri) vardır. Bunların dışına çıkan, göze sakil (çirkin) gelen, sahibini çirkin gösteren ve bu yüzden onu rahatsız eden fazla kıllar alınabilir. Normal kaşları, modaya uyarak inceltmek, yerlerini değiştirmek… caiz görülmemiştir.” (Prof. Dr. Hayreddin Karaman)

Sonuç olarak şunu söylenebilir ki, hadiste yasaklanan kıl koparmayı, herhangi bir hastalık veya illet sebebiyle kadının yüzünde sonradan biten ve yüzünü çirkinleştiren yüz kıllarını (sakal, bıyık kılları) koparma değil de, başkalarına güzel görünmek maksadıyla kaşları inceltmek veya yukarı kaldırmak için kaş kıllarını yolmak, almak olarak anlamak daha doğrudur.

Allah’ın (cc) yüzümüze verdiği güzelliği bozmadan muhafaza ettiğimi taktirde, esere olan saygımızdan dolayı içimizde oluşan ruh ve gönül huzurumuzun manevi ışıltısı yüzümüze yansıyacaktır.

Kaynak: Sorularla İslamiyet