Kişi en çok kendini affetmekte zorlanır. Belki hayatınızın bir döneminde, her zaman anlattığım gibi kurban değil de, zalim rolündeydiniz. Geçmişte belki çok utanç verici bir duruma kendinizi soktunuz. Hatta bu durumu kendinize bile anlatamıyor olabilirsiniz. O zaman nasıl kendinizi affedeceksiniz?
Başkasını affederken, o insana verdiğimiz değeri değiştiriyoruz, bize etki etmesine izin vermiyoruz, hayatımızdan geçip gitmesine izin veriyoruz. Kendimizden geçemeyeceğimize göre kendimizi affetmek için neler yapmalıyız ya da bu ömrümüz boyunca kendimizi suçlama olarak devam edip kendimizde nefret mi edeceğiz?
Eminim kendinizi affetmekten bahsederken bile, içinizden biri size bir yandan kendinizi asla affedemezsiniz diye bağırıyordur. Bu ses nasıl susacak ya da bu ses susmalı mı?
Kendini Affetmenin İlk Basamağı
Hayatta kurban olan değil de kurban eden durumunda da oldu iseniz ve şu an vicdanınız devreye geçip bu şekilde artık yaşayamıyor ve kendinizi affetmeye ihtiyacınız var demektir.
Kendinizi affetmenin ilk basamağı, ben utanca boğulmaktan ben suçluyum duygusuna geçmektir. Utanca boğulmak, ‘ben kötüyüm’ü kabul etmektir. Ve burada ”kötüyüm nokta.” Değişime kapalı bir hal vardır. Fakat ‘ben suçluyum’ duygusu, evet ben kötü olduğumda suçluydum, bunu kabul ediyorum ve değiştirmek istiyorum durumudur. Yani suçluyum ama yaptığım şeyi değiştirebilirim. En azından bir daha yapmam ya da iyi şeyler yapıp telafi edebilirim demektir.
Kabul ediyorum bu aşama zordur, sancılıdır. Bir uzmanla çalışıldığında daha rahat atlatılacak bir durumdur. Çünkü bu hal, bir yansıtma yada geri bildirimleri dışarıdan tarafsız bir gözün sunumu olmadan, kişinin kendi başına başarması çok kolay bir durum değildir. Nasıl ki, iç organlarımızda bir rahatsızlık var ise, kendi başımıza kendimizi ameliyat edemeyiz. Aynen utanç da kişinin kendi başına halledebileceği bir sorun değildir. Utanca boğulmaktan, sağlıklı bir şekilde suçluluk duygusuna geçiş yapmayı başaran insanın, kendini affetme yolculuğunda bir diğer aşaması ise; pişmanlık duymaktır.
Pişmanlık Duymak
Suçluluk duyan her insan yaptığına pişman olmaz. Suçluluk duygusu sağlıklı bir şekilde anlaşıldığında hem insanı hem toplumu ayakta tutan bir kavramdır. Eğer ki suçluluk duygusunu, sağlıklı bir şekilde aşmaya çalışırsak, pişmanlığa kendini bırakacaktır. Fakat tam tersi olursa suçluluk olan her yerde ceza da vardır. Böyle durumda ise kendini affetmek yerine her an ya kendini cezalandıracaktır. Ceza verdikçe de o suçu tekrar tekrar yapacaktır. Bu kişinin kendine yaptığı en büyük haksızlıktır.
Pişmanlık duygusu fiziksel hayata iki şekilde geçirebiliriz. Yapılacak iki şey vardır. Birincisi; suçluluk duymamamıza neden olan hareketi kime yaptıysak, o kişi hayatta ve ulaşılabiliyor ise gidip özür dilemek, ikinci olarak da yaptığımızdan pişman olduğumuzu ve telafi etmek isteğimizi samimi bir şekilde belirtmektir. Geçmişte yaptığımız şeyi değiştiremeyebiliriz fakat bu zarar için af dileyebiliriz. Belki karşı taraf da sizi affetmeyebilir. Fakat siz telafi yoluna giderek kendi kendinizi affedebilirsiniz. ”Evet geçmişi değiştiremem fakat bundan sonrası için o kişi ile ya da başkaları ile benzer durumlarda nasıl davranabilirim?” düşüncesi ile pişmanlığınız değişiminize ve kendinizi affetmenize basamak olacaktır. Olanı kabul edip ve bundan sonra ne yapabilirim ile kişi; ‘yüzleş, kucaklaş, özgürleş’ sürecini yaşar.
Diyelim ki; suçluluk duymanıza sebep olan kişi ölmüş ya da ulaşılamıyorsa yahut kendinize yaptığınız bir haksızlıksa nasıl ulaşamayacağınız kişileri ya da kendinizi affedeceksiniz? Bunun için de ilk önce içinde bulunduğunuz şartlara göre bunu neden yaptığınız konusunda kendinizi ikna edin. Sağlıklı olan hiç kimse kendine ya da karşı tarafa zarar vermek için değil; o an için en doğru kararın bu olduğuna inandığı için yapar. “O gün için içinde bulunduğum bilinç düzeyi, bunu yapmama sebep oldu ama bu gün farklı bir bilinç seviyesindeyim ve ben o gün yaptıklarımdan pişmanlık duyuyorum“, düşüncesi vermiş olduğumuz karar, doğru sonuçlanmamış olsa da bundan sonrası için kendimizi affetmeye bir daha aynı duruma girmemeye basamak olabilir. İkinci olarak da bu durumu telafi etmek için ne yapması gerekir onu düşünmeli, bunun için en güzel yöntemlerden bir bütünün hayrına bir şeyler yapmak, kendisinin düştüğü duruma kimsenin düşmemesine yardımcı olmak telafi yolları olabilir.
Unutmayın nasıl ki; dinimizde tövbenin kabulü, o günaha tekrar girmemekle belli olur. Kendimize ya da başkasına yaptığımız bir hatayı affetmek ya da affettiğimizi anlamak da o davranışı tekrarlamamakla belli olur. Kendimizi affetmeyi başaramadığımız takdirde, içimizdeki suçluluk duygusu bize cezalandırma hissine verecek, cezalandırmada o suçu tekrar tekrar yapacak öfkeyi sağlayacaktır.
Online Yaşam ve İlişki Koçluğu Hizmetleri üzerine ayrıntılı bilgi almak için www.interaktifdanismanlik.com ‘u ziyaret edebilirsiniz.
Yorumlar