Büyüklerin hoyrat dünyası, yüzyıllardır en çok çocukları hedef aldı ve onlara büyük zararlar verdi. Çünkü büyüklerin dünyasında kurallar acımasızdı, kapitalizmin kılıcı keskindi ve kendi hırsları uğruna herkes ve her şey harcanabilirdi. İnsanların hırsları uğruna, en çok da çocuklar harcandı tabi…
Geçmiş yüzyıllarda, farklı biçimlerde de olsa, çocuklara yönelik şiddet hep vardı, şimdi de var. Ancak son 30 yıldır çocuklara yönelik her türlü istismar çok üzücü boyutlara geldi. Bazı çocuklar savaşa maruz kaldılar, bazıları toplama kamplarında yok oldular, bazıları öz ana-babaları tarafından şiddet gördüler, bazıları istismar edildiler. Çocukların istismar edildiği alanlar o kadar fazla ki! Son zamanlarda buna moda sektörü de eklendi.
Moda Takip Eden Çocuklar…
İnsanı bir mal ya da meta olarak gören; insanların, her şeyin alınıp satılabileceğine inandığı bir yüzyılda çocuklarımızı tüm ticari kaygılardan ve tüm istismarlardan korumamız gerekiyor. İsim vermeyeceğim fakat ilgili giyim markasının reklam panoları hakikaten korkunç. Reklam panolarından birinde bir kız çocuğu şöyle söylüyor: “Bir beden büyük almayın. Seneye de giymem. Moda neyse onu giyerim!” Kaçımız böyle bir çocuğa sahibiz? Modayı böylesine takip eden bir çocuğa rastladınız mı hiç? “Bu sene trend mor renkmiş, ona göre alışverişimi yapayım” diyen bir çocuk, dünyanın hiçbir coğrafyasında yok! Çocuklarda zevk, moda gibi algılar zaman içerisinde oluşur. Ancak siz onlara dışarıdan modayı empoze ederseniz, çocuklara özellikle de reklamlar aracılığıyla kendi hırslarınızı pompalarsanız, evet çocuklarda erken bir uyanış oluşur ve moda tutkunu çocuklarımız olur.
Bir Çocuğun Büyüyünce Ne Olacağı, Şık Görünmesinden Çok Daha Önemlidir!
İlgili markanın diğer bir reklam panosunda ise şöyle yazıyor: “Büyüyünce ne olacağımızı bilmiyoruz ama şık olacağımız kesin!” Hangi çocuk bunu söyler?! Bu düpedüz, elleri buram buram kapitalizm kokan büyüklerin lakırdıları… Bir çocuğun büyüyünce ne olacağı, nasıl bir insan olacağı, ne kadar ahlaklı olacağı emin olun şık görünmesinden çok çok daha önemli bir durum!
Çocuklarımıza öğretmemiz gereken ilk şey insanların kıyafetlerinden ibaret olmadığı! Çocuklarımıza öğretmemiz gereken ilk şey, ahlaklı bir insan olmaları!
Moda Büyüklerin Oyun Alanı, Çocukların Değil!…
Moda büyüklerin oyun alanı. Çocuklarınsa bu alanla hiç mi hiç ilgileri yok. Bakınız elbette her anne ve baba çocuğuna güzel kıyafetler almak ve giydirmek ister. Ama burada ölçü şudur: “Çocuğu çocuk gibi giydirmek!” O kadar çok rastlıyorum ki, anneler 5-6 yaşındaki kız çocuklarını bir genç kız gibi giydiriyorlar. Yapmayın. Onlar sadece çocuklar. Üstelik kendi kanaatimce üç beş yaşındaki bir kız çocuğunun yetişkin bir kız gibi giyinmesi de oldukça antipatik. Böyle düşünüyor olmamın elbette çok hayati sebepleri var.
- 1.Bu sebeplerden ilki, çocuklarınızı büyükler gibi ya da kendiniz gibi giydirdiğinizde, ya da çocuğunuza makyaj yaptığınızda, onun çocukluk doğasını yerle bir etmiş oluyorsunuz. Tafta etekler, taşlı elbiseler, renkli farlar, rujlar bunlar bir çocuk için çok fazla şeyler.
- 2.İkinci olarak dünyada çocuk istismarı ve pedofilinin ulaştığı korkunç boyutları düşünün lütfen. Çocuğunuzu bir genç kız gibi giydirmeniz, bu tehlikeyi görmezden gelmektir. Çocuklarınızın kıyafetlerinde seksapalite içeren unsurlar asla olmasın!
- 3.Üçüncü olarak, çocuğunuzu bir moda ikonu gibi giydirdiğinizde, çok erken yaşta çocuğun “moda” olgusunun farkına varmasını sağlamış olursunuz. Modanın farkına varan çocuk, beraberinde alışveriş, cinsellik, kendini bir başkasına beğendirme gibi olguların da farkına varır. En sonunda durum kontrol edemeyeceğiniz bir hale de gelebilir.
- 4.Çocuklarınız, reklamda da vurgulandığı üzere, bir tarza sahip olarak ya da ayrıcalıklı olarak giyinmek için henüz daha çok küçükler. Çocuklara sürekli olarak “bir tarza sahip olduğu”nu, “ayrıcalıklı olduğu”nu pompalarsanız ileride narsist bir yetişkin olmasının tek sorumlusu da siz olursunuz. Üstelik, insanları ayrıcalıklı kılan tarafları kıyafetleri değil; kişilikleri, düşünce tarzı, ahlakı ve üslubudur. Çocuklarımızı bu noktalarda eğitirsek, giydiği kıyafetin onu insan yapmaya yetmeyeceğini elbette kolaylıkla anlayacaktır.
- 5.Son olarak da bu işin bir bütçe meselesi ve toplumsal bir vicdan meselesi olduğunu görmek gerek. Çocuklara modayı reklamlarla, dizilerle böylesine empoze ederseniz, dar gelirli bir ailenin bu konuda ne yapacağını ve o çocukla nasıl mücadele edeceğini de düşünmeniz gerekir…! Bunun örneklerini cep telefonlarında çok hazin bir şekilde gördük. Aileler hiç ihtiyaçları olmadığı, maddi durumları hiç müsait olmadığı halde, sırf çocuklarının baskısı ve onları da mutlu etmek adına çok pahalı telefonlar almak zorunda kaldılar. İşte burası artık işin çığrından çıktığı bir nokta. O yüzden lütfen modayı, teknolojiyi çocuklarımızın gözüne gözüne sokmayalım.
Çocukların Tek Bir Gündemi Var: Çocuk Olmak!
Çocuklar, çocuk bedeni, çocuk ruhu asla bir ticari meta değildir. Bunun düşünülmesi dahi insanın keyfini kaçırmaya yetiyor. O yüzden her ne yapıyorsanız yapın ama çocukları ticari kaygılarınız için kullanmayın. Reklamlarda çocukları oynatarak, büyüklerin gündemi olan konuları onlara empoze etmeyin.
Bundan birkaç ay önce bir telefon operatörü de bir reklam filminde benzer biçimde çocukları kullanmıştı. O reklamda da, okul öncesinden itibaren, sanki bütün çocukların telefon ihtiyacı varmış gibi bir algı oluşturuldu. Son olarak da bu giyim markasının yaptığı gibi moda, çocukların ulvi bir ihtiyacıymış gibi gösterildi. Bunlar sizin gündeminiz sevgili büyükler. Çocukların gündeminde moda, cep telefonu, araba, kredi kartı gibi kavramlar yok. Onların tek bir gündemi var: çocuk olmak. Onların tek gündemi, ruhen ve bedenen sağlıklı bir şekilde, güven içinde büyümek! Bu noktada sizin tek bir göreviniz var; onları sağlıklı, güvenli ve huzur dolu bir ortamda geleceğe hazırlamak. Sizden beklenen sadece bu kadar.
Bırakın Çocuklar Çocukluğunu Yaşasın, Nasıl Olsa Büyüyecekler
Çocuklarımıza hayatta güçlü bir duruş kazandırmalıyız. Bu güçlü duruşu kıyafetlerle değil; kişiliğiyle, varlığıyla, inandıklarıyla ve mücadele ettikleriyle kazanabileceğini anlatmalıyız. Kıyafetlerin, paranın, arabaların, evlerin bizi biz yapmadığını anlatmalıyız onlara. Çocuklarımıza, asıl övünç duyulması gereken şeyin, şişkin bir cüzdan olmadığını anlatmalıyız. Onlara, hayattaki asıl amacımızın, parayla ölçülemeyecek kadar değerli olduğunu anlatmalıyız. Onlara, yaşamanın bir moda trendinden çok daha fazla bir şey olduğunu anlatmalıyız. Anlatın lütfen…
Psikolojik Danışmanlık & Aile Danışmanlığı üzerine ayrıntılı bilgi almak için:
Telefon: 0 533 692 3411
www.cozumpsikoloji.com
Yorumlar