Özellikle son bir kaç haftadır, Nike markasının lansmanını tamamladığı Nike Pro Hijab spor başörtüsü sosyal medya paylaşımlarında dikkat çekmeyi başardı. Tasarım projesinin üzerinde, bir yılı aşkın bir zamandan beri çalışan Nike, aslında tesettürlü hanımlara çok da orijinal bir ürün sunmuyor. Bu alanda çalışan bir modacı olarak, ben ve bir çok başörtülü tasarımcı, spor başörtüsü tasarımlarını yıllardır yapmaya devam etmekteyiz. Nike’ın büyük kitlelere sunduğu ürünün, bizlerin yaptığı tasarımlardan, ne estetik, ne de kumaş bakımından bir farkı yok. Bu ürünlerdeki tek fark pro hijabın üzerinde Nike logosu olan check mark olarak isimlendirilen işaretinin bulunması.

Hepimizin bildiği üzere Nike markası profesyonel sporcuları ürünleriyle destekleyen ve aynı zamanda ileri gelen tanınmış, başarılı sporculara sponsorluk yaparak onlarla iş birliği yapan dünyaca tanınmış, spor giyimde devasalaşmış bir global marka. Tesettürlü sporcuların elde ettikleri başarılarla kendilerini dünyaya tanıtıp kabul ettirmeleri ile Nike bu alandaki açığı fark edip bir giyim üreticisi olarak hemen harekete geçti. Biz, tesettürlü tasarımcılardan, 10-20 sene sonra olsa da bu kadar büyük bir markanın yaptığı her iş gibi bu da tabii ki büyük ses getiriyor.

Ama benim aslında en çok dikkatimi çeken başörtünün tasarım hikayesi. Yaklaşık 4-5 senedir Twitter sayesinde tanıdığım ve takip etmeye başladığım bir kadın sporcu var. Küçük yaştan beri spor yapan ve bu alanda başörtülü hanımlar için rahat, muhafazakar ürünler tasarlamak isteyen bir modacı olarak, bu başörtülü sporcuyu takip etmeye başlamıştım. Kendisi Birleşik Arap Emirliklerinde yaşayan bir halterci. Milli halterci olmak için bir çok yarışa katılan ve bu sevdiği sporda ilerlemek isteyen genç hanımın da Nike ile yolları kesişiyor. Mesture sporcu markaya spor başörtü ihtiyacından bahsedince onlar da bu hanımla yaptıkları bir kaç çalışma sonucu Nike Pro Hijab ürününü piyasaya sunuyorlar. Nike’a bu konudaki ihtiyacı haber vermekle, sporcu üretimde çok büyük bir rol oynamış oluyor.

Nike bu alana girmek isteyen her marka gibi, aslında var olan başörtülerin bir farklı versiyonunu üretmiş oluyor. Bahsettiğimiz üzere ürünün logosu dışında hiç bir orijinal tarafı yok. Moda endüstrisinde ne sattığınız değil malınızı nasıl pazarladığınız önemli. Nike da tanınmış bir marka olduğu için, yaptığı pazarlama stratejisi ile bundan böyle başörtülerini dünyanın her yerine ulaştırabilecektir.

Sosyal medyada da başarılı sporcular ile yaptıkları promosyonların resimlerini, videolarını görüyoruz. Bu isimler arasından olimpik eskrimci İbtihaj Muhammad, başörtülü buz patenci Lania Ali gibi bir çok sporcu ismi sayabiliriz. Ama bu ürüne vesile olan sporcunun bu başörtüyü tanıtan bir resmi yok. Çünkü sporcu başını açmaya karar vermiş. Artık takipten çıkardığım için halterciliğe devam edip etmediğini de bilemiyorum ama bir kimlik çatışması yaşadığı muhakkak.

Bakalım Nike Pro Hijab ne kadar zaman içinde raflarda yerini alacak?