Yüce Rabb’imizin (cc) katında zamanların değerleri birbirine eşittir…
Ancak öyle zamanlar vardır ki o zamanlarda öyle hadiseler olur ki, o vakit diğer zaman dilimlerinden daha üstün bir değer kazandırır. Recep ayının ilk cuma gecesine isabet eden Regaib Gecesi de bu müstesna zamanlardan biridir. Cuma geceleri zaten böylesine kıymetli vakitler arasında yer alır. Cuma ve Regaib gibi iki mübarek zaman dilimi bir araya gelince, bu gece daha da bir kıymet kazanıyor. Bu gece, yalvarış ve yakarışların Yüce Mevla’ya sunulduğu ve O’nun rahmetinden af istenildiği umut, huzur ve müjde gecesidir.
Allah Teâla’nın kullarına lütfunun çokluğu, kereminin bolluğu ve pek çok günahkârı bağışlaması sebebiyle bu geceye “Regaib Gecesi” adı verilmiştir. Bu gecenin bu değeri nereden kazandığı hususunda değişik rivayetler bulunmaktadır. Bunlardan biri; Hz. Amine validemizin böyle bir gecede Resulullah’a (sas) hamile olduğunu anladığıdır.
Sevgili Peygamberimiz (sas) Regaib Gecesi‘nin içinde bulunduğu Recep ayında çok dua eder, namaz kılar, oruç tutar, iyiliklerin her çeşidini yapar, sadaka vermeye özen gösterirdi. Resulullah’ın (sas) Recep’in ilk perşembe gününü oruçla geçirdiği ve cuma gecesinde, bu geceye mahsus olmak üzere on iki rekât namaz kıldığı rivayet edilir. Regaib gecelerinde dua etmek, tevbe ve istiğfarda bulunmak, bu geceyi mübarek kabul etmek suretiyle çeşitli ibâdetlerle geçirmek, genel olarak alimler arasında kabul görmüştür.
Bu aylara “Çok sevaplı ibadet ayları.” diyen Bedüzzaman şu müjdelerde bulunuyor: “Her hasenenin sevabı başka vakitte on ise, Receb-i Şerif’te yüzden geçer, Şaban-ı Muazzama’da üç yüzden ziyade ve Ramazan-ı Mübarek’te bine çıkar ve cuma gecelerinde binlere ve Leyle-i Kadir’de otuz bine çıkar.” (Şualar)
Bu geceyi fırsat bilerek gönlümüzü kasvetle boğan duygu ve düşünceleri kalplerimizden atalım. Nefsin kötü arzularını frenleyip, huzur-u kalple ibadetin lezzetini almaya, o hal üzere Rabb’imize yönelmeye çalışalım. Gıybet, haset, riya, ucb, kin, nefret ve kanaatsizlik gibi kötü duygulardan temizlenelim.
Nasıl ihya edebiliriz?
Mübarek kandillerin gecesini ibadetle, gündüzünü de oruçla geçirmek tavsiye edilmiştir. Mümkünse oruçlu olarak karşılanmalıdır.
Namaz borcu olanların bu gecelerde hiç değilse bir günlük kazâ namazı kılması, iyi olur.
Kur’an-ı Kerim okunmalı, tövbe, istiğfar edilip tefekkür hali üzere olunmalıdır.
En azından yatsı ve sabah namazları camide cemaatle kılınmalıdır. Bu bütün geceyi ihya etmiş gibi sevap kazandırır.
“Lâ ilâhe illallah”, “Allahümme salli alâ seyyidinâ muhammedin ve alâ âli seyyidinâ muhammed”, “Estağfirullah”, “Sübhânallah”, “Elhamdülillah”,
“Allahu Ekber”, “Lâ havle velâ kuvvete illâ billâhil aliyyil azîm” tekrar edilebilir.
Yorumlar