Evimizde bereketi, huzuru ve rızkın genişlemesi için her an dua ederiz… Peki, günlük yaşantımızın da rızık genişlemesi konusunda oldukça önemli olduğunu biliyor muydunuz?
Günlük yaşantımızı Allah’ın (c.c.) emirleri ve uyarıları üzerine şekillendirmemiz bizim rızık konusundaki sıkıntılarımızı da giderecektir. Kainatın her tarafında Allah’ın (c.c.) koyduğu kanunlar, geçerli olduğu gibi, rızkın taksim edilmesinde de yine Allah’ın (c.c.) koyduğu kanunları geçerlidir. Örneğin, rızkı hırs ile isteyenlerin rızkında darlık, sebeplere müracaat ettikten sonra tevekkül ile isteyip beklemek ise, rızıkta bolluğa sebeptir. Bu ilahi kanundan anlıyoruz ki, bir insan çok mal istiyorsa sebeplere müracaat edecek ve tevekkül ile isteyecektir. Yani kanuna müracaat edenlerin rızıklarında genişlik meydana gelecektir.
Her Müslüman çalışmadan ve emek vermeden kazanılamayacağını bilerek, dünya işleri için gerekli bütün tedbirleri aldığı gibi, ibadet etmeden ve Allah’ın emirlerini yapıp, yasaklarından kaçınmadan da cennete gidilemeyeceğini bilerek kulluk vazifesini yerine getirir ve sonunda Allah’a tevekkül eder.
Tevekkül, sebeplere teşebbüs ettikten ve gerekli bütün tedbirleri aldıktan sonra, Cenab-ı Hakk’ın verdiği neticeye razı olmaktır. Böyle bir insan huzurlu yaşar, maişet noktasında endişeye kapılarak ruhuna elem çektirmez.
Peygamberimizin (asm) şu hadis-i şerifi ona büyük bir ümit kaynağı olur:
“Eğer siz Allah’a hakkıyla tevekkül ederseniz, kuşları rızıklandırdığı gibi sizi de rızıklandırır.”
Tevekkül hiçbir zaman çalışmayı, sebeplere teşebbüs etmeyi men etmez. Cenab-ı Hak Kur’an-ı Kerim’de buyurmuştur:
“Doğrusu, insan için kendi çalışmasından (gayretinin neticesinden) başka bir şey yoktur.” (Necm, 53/39)
Bir adam Peygamberimize (a.s.m.) gelerek, “Ben devemi salı vererek mi tevekkül edeyim, yoksa bağlayarak mı?” demiştir. Efendimiz ise, “Deveni bağla sonra tevekkül et.” (Tirmizi, Kıyamet, 60) buyurmuş, böylece tevekkülün ölçüsünü en güzel şekilde ortaya koymuştur.
Rızkın Genişlemesi ve Bereketlenmesi İçin Tavsiyeler:
1. İnsana verilen maddi, manevi, bedensel, ruhsal, içimizde ve dışımızda olan her nimetin kıymetini bilmek. O nimetlerin bize Allah’ın bir ikramı, ihsanı ve lütfu olduğunu asla unutmamak. Çünkü nimeti vereni bilmek manevi bir şükürdür.
2. İsraf etmemek. Zaruri olmayan alışverişleri azaltmak ve sadece helal dairesinde harcama yapmak.
3. İman ve İslam esaslarını anlatan eserleri okumak ve aile içinde çoluk çocukla beraber imani, ahlaki ve diğer faydalı konularda sohbetler etmek.
4. Namazı tadili erkan ile kılmak.
Hadis- Şerif: “Bir adamı namazın rüku ve secdesini hafifletir (tadili erkanı terk eder) görürseniz, onun çoluk çocuğuna acıyınız.”(Ruhul Beyan)
Yani tadili erkanı terk eden maişet darlığına düşer, tadili erkana riayet eden ise maişet genişliğine kavuşur.
5. Namazlardan sonra okunması sünnet olan tesbihatı (33 sübhanellah, 33 elhamdülillah, 33 Allahü Ekber) okumayı asla terke etmemek. Çünkü kelime-i tenzih (sübhanellah) günahları söküp atar, kelime-i tahmid (elhamdülillah) her türlü nimete şükürdür, kelime-i tekbir (Allahu Ekber) ise kulun ibadetini ve tövbesini Allah Tealaya layık hale getirir.
6. Zekatını tam, hatta fazla fazla vermek. Malın şükrü mal iledir. Yani zekat, malın şükrüdür. Toprak mahsullerinin zekatı onda birdir ve “öşür” diye isimlendirilmiştir, ticari malların ve paranın zekatı ise kırkta birdir. Şükür ise malın artmasına sebeptir. Ayet-i kerimede,
“…Eğer nimetime şükrederseniz onu elbette ve elbette çoğaltırım…” (İbrahim, 14/7)
buyurmuştur. Yani zekat, malı hem telef olmaktan muhafaza eder, hem de ilahi hazineden artmasını temin eder,
7. Sabah vakti uyanık olmak. Hadis-i Şerif “Sabah uykusu rızka manidir.” (Tergib) Yani bir Müslüman sabah namazını ve manevi ilticalarını ihmal etmemelidir. Yine Peygamber Efendimiz (asv) şöyle buyurmuştur: “Sabahın erken saatlerinde bereket ve başarı vardır.” (Levakıh-u’l-Envar, Şa’ranî, s. 295)
8. Sabah namazından önce evin her köşesinde kıble tarafına doğru dönüp, Allah’ın (c.c.), Er-Rezzâk ismi şerifini 10 kere okumak. Er-Rezzâk isminin anlamı “Bol rızıklı bir ömür geçirmek.” tir.
9. Er-Rezzâk ismi şerifini 308 defa okuyup evinden öyle çıkarsa ümit etmediği yerden rızık gelir.
10. Vakıa suresini okumaya devam etmek.
Hadisi Şerif: “Kim ki vakıa süresini her gece okursa ona ebediyyen sefalet isabet etmez, kim ki bu sureyi her sabah okursa ona ebediyyen fakirlik yaklaşmaz.” (Havassul Kur’an, İmamı Ya’fi)
11. Kuşluk namazına devam etmek.
12. Kazancın da helal olması gerekir. Az da olsa haram karışmasına engel olmak.
13. Akrabaları ziyaret etmek, onların maddi ve manevi ihtiyaçlarına yardımcı olmak.
14. Misafir kabul etmek, özellikle fakir ve muhtaçlara destek olmak ve onları evine alarak bir yudum su da olsa ikramda bulunmak.
Rızık Darlığında Okunacak Dua
“Allâhümme raddmî bi kazâike ve bârik lî fi mâ kuddira lî hattâ lâ uhibbe ta’cîle mâ ahharte ve lâ te’hîra accelte.”
ANLAMI: “Allah’ım, beni hükmüne razı kıl ve bana takdir olunanda bereket ihsan eyle ki, ben senin geri bıraktığını öne almanı, Öne aldığını da geri bırakmanı istemeyeyim.” (Bilal Eren, Açıklamalı Dua Hazinesi)
Geçim Darlığı (Fakirlik) Çekenin Okuyacağı Dualar
1. “Allâhümme ikfînî bi helâlike an harâmike, ve emnî bi fazlike ammen sivâke.” (Hz. Ali’den-Tirmizi, Daavât 121)
ANLAMI: “Allâh’ım, helâlinle beni haramından koru. Lûtfunla beni Senden başkasına muhtaç etme.”
2. “Bismillâhi alâ nefsî ve mâlî ve dînî. Allâhümme raddınî bi kazâike, ve bârik lî fi mâ kuddira lî, hattâ lâ uhibbe ta’cîle mâ ahharte, ve te’hîra mâ accelte.”
ANLAMI: “Kendim, malım ve dînim hakkında her işe Allah’ın adıyla başlarım. Allah’ım, hükmüne beni razı et. Benim için uygun gördüğün şeyleri hakkımda mübarek eyle. Tâ ki; benim için öne aldıklarını geri bırakmanı, geriye bıraktıklarını da öne almanı istemeyeyim.”
3. “Allâhümme innî eûzü bi vechike’l-kerîm, ve is-mike’1-azîm, mine’l-küfri ve’1-fakri.” (Hz. Ali’den-Tirmizi, Daavât 121)
ANLAMI: “Allah’ım, küfürden ve fakirlikten Senin keremine ve büyüklüğüne sığınırım.”
Kaynaklar:
sorularlaislamiyet.com
Ahmet Mahmut Ünlü
Yorumlar