Son yıllarda boşanma oranlarının artışına VE aile birliğinin ortadan kalktığına dikkat çekilmeye çalışılsa da bunun etkenleri ve çözümleri üzerinde yeteri kadar çalışma yapılmamaktadır. Boşanma nedenleri şiddetli geçimsizlik, zina, pek fena muamele vb. hususlar olarak kanunda yer almışken, sosyal medyanın etkisiyle boşanmaların konusu farklı boyutlara çekilmektedir. Evli bir bireyin sohbet odalarına girerek yaşadığı mutsuz evliliği bir başka kişinin yardımıyla çözeceği inancıyla bilerek ya da bilmeyerek eşini aldatması ve kaybolan aileler, mutsuz çocuklar…
Aile birliğini ortadan kaldıran ve boşanma nedenleri arasına yeni yeni giren sosyal medya üzerinden yapılan aldatmalar, ne hukuken ne de ahlaken doğru kabul edilmemektedir. Aldatmanın her türlüsü aldatılan taraf için üzücü sonuçlar doğurmaktadır. Aldatma fiziksel olabileceği gibi duygusal boyutta da olabilir. Tarafların boşanma aşamasında aldatma olarak kabul etmedikleri ama karşı taraf için aldatma kabul edilen, fiziksel olmasa da başka kişilerle yapılan samimi konuşmalar, paylaşımlar bazen boşanma için yeterli olmaktadır.
Görücü usul evlilik yerini artık sosyal medya evliliğine bırakmaktadır. Evlilik siteleri, sohbet siteleri vb. sosyal paylaşım sitelerinde insanlar hiç tanımadığı insanları tanımaya çalışarak evlilik gayesi içine girebilmektedir. Sonu evlilik ile biten tanışmalar olsa da aldatılan, kullanılan insan sayısı çok daha fazladır. Bu komplike evlilik yolunda insanlar dikkatli olmadıkları gibi duygusal boşluktan dolayı karşı tarafa çok çabuk güvenebilmektedir. Duygusal beklenti içine girip sonuçları telafi edilemez çöküşler yaşamaktadırlar. Bu kayıplar, maddi olabileceği gibi, manevi olarak da yaşanmaktadır. Aldatılan, cinsel istismara uğrayan, şantaj ile karşılaşan birçok olay şuan mahkemelerde çözüm bulmayı beklemektedir.
Yazımda özellikle üzerinde durmak istediğim diğer önemli sorun da evli erkek ya da kadınların mutsuz evlilikleri yüzünden psikolojik destek almak yerine kendi kendilerine çözüm bulma içine girmeleridir. Bu sonu çıkmaz yolda aldatma niyeti olmayan ama aslında aldatan taraf; sadakat, güven ilkeleri es geçilerek kendilerine yeni bir yol yeni bir çare arayışı içine girmektedir. Sonrasında beklemedikleri telafisi zor sonuçlara katlanmak zorunda kaldıklarını yaşanan olaylardan görebilmekteyiz.
Sosyal paylaşım siteleri belki de mutsuz evliliği olan eşlerin duygusal beklentilerine çare olarak gördükleri bir yer olması sebebiyle talep görmektedir. Sadece sohbet ederek eşlerini aldattıklarını düşünmeseler de eşler bu şekilde birbirlerini aldatıyorlar ve bu durum ispat edildiği takdirde mahkemede delil olarak da gösterilebilir. Eşinin sanal ortamda başka (tanımadığı) bir erkekle konuştuğunu gören erkek aldatıldığını düşünüyor ve sonuçlar boşanmaya kadar gidiyor. Aile birliği sona eriyor ve taraflar iki yabancı haline gelebiliyorlar. Teknolojinin gelişmesine ayak uyduralım derken kendi değerlerimizi yok ettiğimiz de bir gerçek.
Taraflar boşanma aşamasında haklılıklarını ispat etmek isterler. Bunu yaparken hukuka uygun deliller ile başvurmalıdırlar. Eşin facebok, twitter ya da e-mail adresini usulsüz bir şekilde ele geçirip bilgileri mahkemeye sunarsa karşı tarafın itirazı ile delil olmaktan çıkabilir. Özel hayatın gizliği ihlal edilmiş olur. Cezai sorumluluklarla karşı karşıya kalınabilir. Evde herkesin ortak kullandığı bir bilgisayarda açık olan bilgilerin sunulması ise delil kabul edilebilir. Hukuka aykırı delil ile mahkemeye başvurmak olmayacağı gibi asılsız iddialar da yeterli değildir. Böyle bir durumda lehinize olan her şeyi aleyhinize dönüştürebilirsiniz. Haklıyken haksız duruma düşebilirsiniz. Vereceğiniz kararları istişare edin ve çözüm bulmaya çalışın. Ani kararlarla yuvanızı yıkmayın. Tanımadığınız insanlara sosyal medyada güvenmeyin. En iyi çare eşinizle sıkıntınızı konuşmak ve birlikte çözüm bulmaktır. Aksi halde her türlü istismar ile karşı karşıya kalırsınız ve yuvanızı da kaybedersiniz.
Yorumlar