Eşler aile birliğinin devamını isteseler de bazen bu istekleri hezeyana uğrayabilir. Eşler ayrılık ya da boşanma kararı alabilirler. Eşlerin bu kararı almasında birçok etken vardır. Hiç kimse boşanmak için evlenmez ama maalesef boşanmak ülkemizde kolay bir kaçma yolu olarak sonuç doğurmaktadır. Hâlbuki eşler hayatlarını birleştirirken sonuçları düşünmeli ve ona göre hareket etmelidir. Maalesef kaçıp kurtulmak diye tabir edilirse o yuvayı kurtarmak yerine boşanma çözüm olarak görülmektedir. Bu sürece giren eşler maddi olarak beklenti içine girebiliyor. Bu durum ya zorunluluktan ya da paylaşılan hayatın bedeli olarak kabul edilebilir. Tedbir nafakası da bunlardan bir tanesidir. Açık ve anlaşılır bir dille sizlere anlatmaya çalışacağım.

Tedbir nafakası hâkimin almış olduğu önlemler arasındadır. TMK madde 169’ a göre;

‘Boşanma veya ayrılık davası açılınca hâkim, davanın devamı süresince gerekli olan, özellikle eşlerin barınmasına, geçimine, eşlerin mallarının yönetimine ve çocukların bakım ve korunmasına ilişkin geçici önlemleri re’sen alır’

denilmektedir. Hâkim tarafların boşanmalarına ya da ayrılıklarına karar verebilir. Bu kararı verirken durum şartlara göre tedbir nafakasına da hükmedebilir.

Tedbir Nafakası Kimler İçin İstenebilir?

Tedbir nafakasını eş kendisi için isteyebileceği gibi, çocukları için de isteyebilir. Bu nafaka çocuklar reşit olana kadar istenebilir. Eğer çocuk eğitim hayatına devam ediyorsa bu nafaka devam eder.

Tedbir Nafakası Ne Zaman İstenebilir?

Tedbir nafakası dava aşamasında istenebileceği gibi dava açılmadan önce de istenebilir. Açılmış bir boşanma davasının için de istenebileceği gibi, boşanma davası açılmadan ayrı bir dava olarak da açılabilir. Eş ayrı yaşıyor ve bu nafakaya ihtiyaç duyduğunu ispat etmek zorundadır. Nafaka isteyen eşin şiddete uğramış, eşi tarafından aldatıldığı, evden kovulduğu v.s şartların olması gerektiğinde aranmaktadır.

Tedbir Nafakası İçin Bir Süre Var mı?

Tedbir nafakası davanın her aşamasında istenebilir.

Tedbir Nafakası Ne Kadardır?

Tedbir nafakasının miktarına hâkim resen karar verir. Tamamen hâkimin takdirindedir. Hâkim nafaka miktarını eşlerin ekonomik ve sosyal şartlarına göre belirlenmektedir.

Eşin işsiz olması bu nafakayı ödemeyeceği anlamına asla gelmez. İstisnai durum ancak nafaka ödemeye hükmedilecek olan eşin yatalak olması ya da gerçekten çalışamayacak kadar hasta olması durumunda ödenmemesine hükmedilebilir.

Tedbir nafakası her zaman TL üzerinden belirlenir. Faiz burada işlemez ve tedbir nafakası alan eş durum ve şartlara göre bu nafakanın arttırılmasını isteyebilir. Aynı şekilde tedbir nafakası ödeyen eş de nafaka miktarının indirimi talebinde bulunabilir. Boşanma davası kesinleşene kadar hâkimden arttırım ya da azaltma talep edilebilir.

Yasal düzenlemede tedbir nafakası kadın veya erkek ayrımı olmadan durum ve şartlara göre belirlenir. Bu demektir ki nafakayı isteyecek olan kişi kadın olabileceği gibi erkek de olabilir. Bu durum İslam hukukunda böyle değildir. İslam hukuku gereği kadın erkeğe nafaka ödemez. Dinimiz her açıdan kadını koruma altına almaktadır.