Boynun ön kısmında bulunan kelebek şeklinde küçük bir iç salgı bezidir troid bezi. Troid bezinden salgılanan troid hormonları metabolizmanın çalışmasını kontrol etmekte, aynı zamanda yaşamsal fonksiyonların devamlılığını sağlamaktadır.
Tiroid bezinden salgılanan T3 ve T4 hormonları, metabolizmayı düzenlemekte, mental gelişimde ve dolaşımda yer almaktadır. Troid bezinden salgılanan diğer hormon ise TSH’dır. Bu hormon beyinde bulunan hipofiz bezinden salgılanmaktadır. Troid bezinin çalışmasını sağlayan asıl hormon olarak adlandırılmaktadır.
Troid bezinden salgılanan hormonların az ya da çok çalışmasına göre troid rahatsızlıkları gelişmektedir:
1) Hipotroidizm:
Troid bezinin yetersiz hormon salgılaması durumunda hipotiroidizm (tiroid hormon yetmezliği) gelişmektedir. Bu durumda TSH yükselmektedir. Hipotiroidi, her yaşta gelişebilmekte ancak yaşın ilerlemesiyle risk artmaktadır.
Belirtileri; ani kilo alımı, kabızlık, uyku hali, kolay yorulma, kansızlık, ödem, kas güçsüzlüğüdür. Hipotroidili bireylerde deri kurumakta, tırnakta kırılmalar da meydana gelebilmektedir. Üreme çağında olan ergenlik dönemindeki kızlarda en sık görülen belirti ise adet düzensizliğinin görülmesidir.
Hipotiroid kendi içerisinde, Hashimato tip hipotiroidi, edinsel hipotiroidizm, kalıtsal hipotiroidizm, subklinik hipotiroidizm olarak farklı kısımlara ayrılmaktadır. En sık karşılaşılan türleri Hashimoto tip hipotroidizmdir. Hashimoto tip hipotroidizmde vücut tiroid bezini yabancı bir varlık gibi görerek ortadan kaldırmaya çalışmaktadır. T3, T4, TSH hormonlarında herhangi bir sorun olmaksızın(olduğu durumlar da görülebilmektedir) farklı olarak tiroid bezini harap etmeye yönelik anti- TPO, anti- TG antikorları gelişmiştir. Bu nedenle rutin tetkiklerde bu antikorlara bakılması Hashimato tip troidizmin teşhisinde son derece önemlidir.
2)Hipertroidizm:
Troid bezinin aşırı çalışıp gereğinden fazla hormon üretmesi durumunda hipertroidizm gelişmektedir. Bu durumda TSH normalin çok altına düşmektedir.
Belirtileri; ellerde, avuç içlerinde terleme, sıcağa tahammülsüzlük, aşırı sinirlilik hali, gerginlik, aşırı terleme, kilo kaybı, kaslarda güçsüzlük, göz bebeklerinde dışa doğru çıkıntıdır. Aşırı terleme nedeniyle yaşanan sıvı kaybının yerine konması için su tüketimi arttırılmalıdır. Medikal tedavi kadar beslenme tedavisi de büyük önem taşımaktadır.
Troid Hastalıklarında Nasıl Beslenilmeli?
- Öncelikle beslenme programı kan bulgularına göre troidin teşhis edilen çeşidine uygun bir şekilde; yaşam tarzınıza, kullanılan ilaçlara uyumlu olmalıdır.
- Omega-3’ün troid fonksiyonlarını düzenleyici özelliği bilindiği için haftada en az 2 kez balık tüketilmelidir.
- Yapılan çalışmalarda hindistan cevizi ve keten tohumunun troid hastalarının beslenmesinde yer alması gereken besinler olduğu belirtilmektedir.
- Hipotroidizm durumunda kabızlık sıklıkla görülen belirtiler arasında olduğu için posa içeriği yüksek besinler –sebze-meyve-tam tahıl ürünleri vb) daha sık tüketilmelidir.
- Selenyum minerali troid hormonu için önemli rol oynamaktadır. Selenyumun yetersiz alınması kanda T3 hormonunun düşmesine, T4 ve TSH’ın ise yükselmesine neden olmaktadır. Bu nedenle selenyum kaynağı olan besinler; balık, hindi ve dana eti, mercimek, mantar, susam, ceviz, ay çekirdeği ile tam tahıllar sıklıkla tüketilmelidir.
- Çikolata içinde bulunan kadmiyum aşırı miktarda alındığında vücuttan selenyumu atıcı rol oynamaktadır. Bu nedenle troid hastlarının çikolata tüketimine dikkat etmeleri gerekmektedir.
- Guatrojen adı verilen, troid hormonlarının çalışmasını azaltan besinleri dikkatli tüketmek gerekmektedir. Guatrojen besinler; beyaz lahana, kara lahana, karnabahar, brokoli, turp, brüksel lahanası, hardal, soya fasulyesi, yer fıstığıdır. Bu besinlerin tüketim miktarı kadar mümkün olduğunca çiğ tüketilmemelerine de dikkat edilmelidir. Pişirildiklerinde guatrojen madde miktarı azalsa da sınırlı miktarda tüketilmeleri önerilmektedir.
- Hipotroidizmde en fazla görülen problem ödemdir. Bu nedenle su tüketiminin 2,5 litrenin altına düşmemesi önerilmektedir.
- Hipertroidizmli olanlar için deniz mahsulleri, mor lahana, turp, kuruyemiş tüketiminin az olması önerilmektedir. Ayrıca metabolik hızı daha fazla hızlandıracağından çay, kahve, nikotinden uzak durmaları gerekmektedir.
- İyot eksikliği hipotroidizme neden olmaktadır, bu nedenle hipotroidizmde iyotlu tuz kullanılmalıdır.
- Tiroid ilaçlarıyla aynı öğünde demir ve mide ilaçlarının alınması ilaçların emilimini etkilemektedir. Bu nedenle ayrı alınmasına dikkat edilmelidir.
- Yapılan çalışmalarda hipotroidi olan bireylerin % 30’unda kansızlık gelişebileceği görülmüştür. Bu nedenle kişilerin günlük beslenmesinde demir alımına özen göstermesi gerekmektedir. Kırmızı et, yumurta, kuru meyveler, yeşil yapraklı sebzeler günlük beslenmede mutlaka yer almalıdır.
Beslenme önerilerinin yanı sıra hem metabolizmanın hızlanması hem de troid hormonuna karşı doku duyarlılığının artması için troid hastalarının mutlaka egzersize yönelmeleri gerekmektedir. Bu nedenle düzenli egzersiz hayatı olmayan bireylerde de en azından günlük 30 dakikalık yürüyüşler yapılmalıdır.
Stres birçok hastalık gibi tiroid bulgularını da tetiklemekte, hormonal değişikliklere neden olabilmektedir. Stresle baş etmek için mümkün olduğunca stresli ortamlardan uzak kalınmaya çalışılmalıdır.
tamam iyi bilgiler bunlar ama yetersiz. Her zaman olduğu gibi iyotun öneminden bahsetmişsiniz haşimato olanlarınsa iyot kullanmazının nasıl sakıncalı olduğundan, balık yememesinden bahsedilmemiş haşimatonun en büyük nedeninin fazla iyot kullanımı olduğununsa altının çizilmesi gerekir.
Tesekkurler Ayşe hanim. Yukardaki yazıyı okuyunca benim de aklım karışmıştı zira Hashimoto hastalığı olan biri olarak iyot almamam gerektiğini düşünüyorum. Bu tür yazıların daha ayrıntılı yazılması gerekir. Önerileri takip edipte istenmeyen sonuçlara maruz kalananlar olabilir.